Yalnızlık, kayıp bir denizde yelken açmak. Hepimizin içinde gizlenen karanlıkta dans eden hayali. Bazen bir hüzünlü rüyasının içine dalma isteği. Kimimiz bu yalnızlığı düşünerek yaşar, kimimiz ise bu gizemi çözmeye çalışır.

• Anılarımızın arasında kayboluruz
• Yalnızlığın içinde bir ayna görebiliriz

Yalnızlığımızla mı başkalıklarımızı anlarız?.

İnsanın Yeri

İnsanlık yolunda yönünde, sonunda kendisini boşluğa sürükleyen bir sonlandırma ile karşılar mı?

Düşüncelerimiz bu soruyu doğru cevaplamadan irdeler.

• Karanlığın derinliklerinden gelen sesler
• Kendimizle yüzleşmekten kaçıyoruz

Bu gündelik soru bizi uyaran bir gerçeklikle yüzleşmeye zorlar.

Şimdiki Anımız bilinmez olabilir, ancak insanın yaratıcılığı onu her zaman korur bir umut ışığı olarak kalacaktır.

Yaşamın Yokluğu

Hayatımızda hep ihtiyaç duyduğumuz var. Her zaman bir şeyler özlediğimiz, hep bir eksiklik hissediyoruz. Bu tebessüm belki de hayatın boşluğu, içinde bulunduğumuz durumun bize verdiği sarsıntı.

Umutsuzluğa kapılmak kolay değil. Ama bu boşluğu fark etmek ve onunla yüzleşmek bize belki de hayatın gerçek anlamını fark etmemizi mümkün kılar.

Bu boşluğu doldurmaya çalışmak hepimizin elinde. Ama belki de en doğru yol, bu boşluğu kabullenmek. Çünkü o boşluk bize hayatı daha anlamlı kılar.

Dünyanın Büyüsü

Varoluşun anlatıları bizi hep açık bir şekilde düşünmeye sevk eder. Doğanın derinliklerine inmek, kendimizi görmek için bir arayış.

• Ölümsüzlüğe
• Bilgiye

Bir Çığlığın Sesi

Şehrin kalbinde, sokak lambalarının soluk ışığı altında yansıyordu bir çığlığın sesi. Gökler adeta ürperticiydi, o kadar gerçekçi ki, sanki her şeyin içinde kayboluyorsunuz gibi hissettiriyordu. Korkularımız çığlığın arkasında gizlenmiş bir şekilde beliriyor ve sizi karanlığa sürüklüyor gibiydi.

• Bir sessizlik, bir çığlığın sesiyle kıvrılırken, gözlerimizde korkunun tohumları filizlenmeye başlıyordu.
• Gizemin içine kaybolmuş bir çığlık, her köşede, her gölgede gizleniyor gibiydi.

Ebedi Yolculuk

Bir efsane bilinmeyen bir here dünyada oluşuyor. Gizemli bir ormanda, sadece örtülü canlar yaşar.

Kayıp Ruh, geçmişte yaşantılarından çözülemeyen sıkıntıları ile dolu.

İşte bu ruhlar, kendi yıkımını arayan barışı.